Bu bölümde sizlere Efendimiz(sav)’den bazı bilinmeyen, az bilinen yönleriyle bahsetmek istiyoruz. İnşallah siyere dair eserleri hallaç ederek devamlı yenileyeceğimiz bu bölümü de beğeneceğinizi umuyoruz.
*** ***
·Peygamberin(sav) babaannesinin isminin Fatıma olduğunu...
·Hz.Peygamberin öz amcalarının Ebu Talib ve Zübeyr olmak üzere iki tane olduğunu, diğer amcalarının üvey olduğunu...
·Hz.Abbas’ın Efendimizden 3 yaş büyük olduğunu...
·Ebu Leheb’in cariyesi Süveybe’nin Efendimizin(sav) ilk süt annesi olduğu gibi, Hz Hamza’nın da süt annesi olduğunu ve Efendimizin (sav) bu aziz amcası ile aynı zamanda süt kardeş olduğunu...
·Annesi Amine’nin Efendimizi(sav) ancak 1 hafta emzirdiğini...
·İbn-i Abbas’tan nakledildiğine göre Cenab-ı Hakk’ın Peygamberler arasında Kur’an’da sadece Hz.Peygamberin(sav) hayatına yemin ettiğini (Hicr-72)
·Ömer bin Abdülaziz’in Resulullah’ın(asm) eşyalarını bir eve toplayarak müze yapıp, sergilediğini... Sergilediği eşyanın ise iple örülmüş bir sedir, içi hurma lifi ile doldurulmuş bir çanak, su bardağı, elbise, el değirmeni, başına sardığı bir kadife ve giyim eşyasından ibaret olduğunu...
·Peygamberimizin meşhur devesi Kasva’yı hicreti sırasında 400 dirheme aldığını, ona kesik kulak (kasva) adını bizzat verdiğini ve hayatı boyunca ondan çok memnun kaldığını...
· Uhud’da bir kılıç darbesiyle mübarek yüzü kanla kaplanan Allah Resulünün (sav) “Peygamberinin yüzünü kana bulayan bir topluluk nasıl kurtulur ve mutlu olur?” dediğini...
·Mute’ye giden orduya katılan ama Efendimiz(sav)in arkasında son bir Cuma namazı kılmak için Medine’de kalan Abdullah bin Revaha’ya : “Yeryüzü dolunca sadaka dağıtsan, onların bir sabah namazında elde ettikleri ecr ve mükafatı elde edemezsin” denilince bu zatın hemen yola çıkıp arkadaşlarına yetiştiğini...
Hz.Enes’ bin Malik’in “Sevgili Peygamberimi rüyada görmediğim gece olmuyor” dediğini.
•Ebu Said adlı sahabenin “Resulullah’ı toprakta görünce kalplerimiz burkuluverdi" dediğini..
•Abdullah bin Zübeyir’e göre insanlar içinde Resulullah’a en çok benzeyenin torunu Hz.Hasan olduğunu.
•Resulullah’ın “Beni Hud, Vakıa, Mürselat, Nebe,Tekvir sureleri ihtiyarlattı" buyurduğunu.
•”Siz bu ayetlere mi hayret ediyor,gülüyor da ağlamıyorsunuz” ayetleri(Necm:59-60) nazil olduğu zaman Suffa ashabının yanakları ıslanıncaya kadar gözyaşı döktüğünü,iniltileri Resulullah’a(sav) ulaşınca onun da onlarla ağladığını.
•Hz.Enes’in “Ensardan yirmi genç Resulullah’a hizmet için ondan ayrılmazlardı. Peygamberimiz bir iş görmek istediği zaman onları gönderirdi" dediğini.
·Peygamber efendimiz(sav)in yolculuklarına Perşembe günü dışında çıktığının pek nadir olduğunu, ekseriyetle Perşembe gününü tercih ettiğini...
Amcası Ebu Talib’in Resulullah daha gençken ve kendisine nübüvvet verilmeden evvel O’nun hakkında bir şiirinde “Tertemiz yüzü aşkı için yağmur talep edilen, dulların hamisi, yetimlerin sığınağı” dediğini.
•Resulullah’ın dedesi Abdülmuttalib’in uzun boylu, sarışın ve sevimli bir sakal sahibi olduğunu.
•İbn-i Habib adlı müellifin “Ümmehat-un Nebi” adıyla bize 20 nesil boyunca Resulullah’ın ninelerini gösteren calib-i dikkat bir çalışma bıraktığını
•Resulullah’ın(sav) yedi yaşında bir göz hastalığına tutulduğunu, Mekke’nin tabibleri soruna çözüm bulamayınca, Ukaz civarındaki bir Hristiyan tabibin hazırladığı ilaçla iyileştiğini.
•Belazuri’nin nakline göre Efendimiz(sav) gençliğinde bir gün amcaları Ebu Talib ile Ebu Leheb kavga ederken, Ebu Leheb’in Ebu Talib’in üzerine çıkıp onu hırpalaması üzerine koşarak onu ittiğini. Bunun üzerine Ebu Talib’in Ebu Leheb’in üzerine çıkıp onu bir güzel dövdüğünü...Kavga bittikten sonra Ebu Leheb’in “Ya Muhammed. Ben de Ebu Talib gibi senin amcanım. Yapacağını bana yaptın. Niçin ona da aynı şekilde hareket etmedin? Neden? Vallahi gönlüm seni asla sevmeyecek, asla” dediğini…
•Efendimiz’in(sav) dedesi Abdülmuttalib’in Ramazan ayında Hira mağarasına inzivaya çekilip kapandığını.
•Resulullah’a bir keresinde deve üzerinde iken vahy geldiğini, Efendiler Efendisinde(sav) oluşan ağırlık etkisiyle devenin bacaklarının neredeyse kırılacak hale geldiğini
•Hz.Ebu Zer’in Efendimiz(sav)’i bulmak için geldiği Mekke’de Kureyşlilerce çok kötü dövüldüğünü. Hatta “Kendime geldiğimde akan kanlarla kızıla boyanmış bir puta döndüğümü gördüm”dediğini…
•Ukbe bin Muayt adlı bir kafirin Mekke döneminde Resulullah Kabe’de namaz kılarken,elbisesiyle onu boğmaya çalıştığını.
•İlk tebliğ yıllarında Müslümanların alabildiğine zorlandığını...Hatta Sad bin Ebi Vakkas’ın “Bütün bir yıl boyunca İslam’ı saklamaya çalıştık.Ve namazlarımızı kapılar arkasından sürgülü olduğu halde evlerde ve şehir civarındaki dağ aralıklarında kıldık” dediğini •Altıncı Müslüman olan Sad bin Ebi Vakkas’ın aynı zamanda Allah yolunda ilk kan döken Müslüman olduğunu
biliyırmuydunuz
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder